10 Nisan 2015 Cuma

Zuko

İsmin ne dedi. Sanki bir önemi varmış gibi. Genellikle aynı cevabı veririm ismimi soran insanlara. Ona da aynı cevabı verdim. İnsanların beni çağırmak için kullandığı bir kelime var ama daha çok Zuko'yu severim isim olarak. Neden dedi. Benziyoruz dedim. Nasıl dedi. İkimiz de doğru olduğunu sandığımız bir çok yanlış yaptık dedim, ailemiz yüzünden. Daha gençsin dedi, ne yapmış olabilirsin ki. Hata yaptığını farketmeyen insanlarla konuşamazsın. Deneyebilirsin ama anlatamazsın. Her zaman bir bahaneleri vardır bu insanların. Birine kötü bir şey yaptığını söylediğinde hak etmiştir derler, ya da bilmiyordun derler. Aslında fark etmez.
Bilemezsin dedim. Buraya gelmeden önce birini öldürdüm. Bunu anlayabilir misin? Ya da birini öldürmüş olmamın haklı bir nedeni olabilir mi, hiç yaşamamış olsa bile?
Sende katil tipi yok dedi, fazla temiz yüzlüsün. Ayrıca bakışların çok masum. Bilemezsin, bakışlar yanıltabilir dedim, dalga seslerinin arasında. Yağmurun niye yağdığını da bilemezsin. Belki öldürdüğüm kişi için yas tutuyordur Zeus. Yunan tanrılarına inanırım ben. Ya da severim en azından Yunan mitolojisini. Zeus'la da yakınızdır bayağı.
Birini öldürdüm bugün. İçimde yaşayan, kimseyle tanışmamış, masum çocuğu öldürdüm. Ve şimdi Zeus, yaptığımın ne kadar yanlış olduğunu bu fırtınayla anlatmaya çalışıyor.