26 Ocak 2014 Pazar

27.01.2013

Küçükken hep dışlanırdım ben. 5 kişiyle 6 kişiyle falan kavga ederdim hatta bazen. Ağlayarak dönerdim eve. Sonra okula başladım. Orada da dışlandım. O kıskançlıktandı sanırım. Hiç ödev yapmadan en yüksek notu alan kişiyi kim sever ki?
İnsanlar, yakından tanımayanlar, hiç inanmadı nedense ders çalışmadığıma. Sanırım imkansız geliyordu onlara. Sonra 7. sınıfta okul değiştirip özel okula geçtim. İlk defa okulda sevilen biri oldum hatta.
Sonra da lise var işte. 4 sene boyunca sanırım 5 rehberlik hocası değişti. Emin değilim. Ama hepsinin ilk görüştüğü kişinin ben olduğunu biliyorum. Tabi müdür yardımcıları da aynı şekilde hep çağırırlardı beni. Sanırım o zamandan belliydi, ne kadar amaçsız biri olduğum. Zekiydim, çalışmama da gerek yoktu. Sanırım kendim de dahil herkesin gözünde zekasını harcayan biriyim.
Ne anlatıyorum ben ya? Niye anlatıyorum? Kim okuyor ki zaten?
Neyse işte bir şeylerde iyi olmak konusunda pek sıkıntım olmadı benim. Birileriyle iyi anlaşmak konusunda çok sıkıntım oldu ama. Çok tartıştım, çok insan kaybettim. İnsanlar geldiler, gittiler. Arkadaşlarım oldu. İnsanlar nedense iyi biri olduğumu düşünüp konuşmaya başlıyorlar benimle. Onları umursamam gerektiğini düşünüyorlar, sırf benimle konuştukları için. Oysa ben öyle bir şey istemedim ki onlardan.
Aklınızdan geçeni biliyorum: Ne anlatıyor bu çocuk? Aynen, ne anlatıyorum ben? Bilmiyorum. Zaten hiçbir şey bilmiyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder